14 Mart 2016 Pazartesi

Bombalar patlarken:


Cumartesi evimizde kahvaltı yapıp dışarı çıktık. Uzun uzun ev gezdikten sonra yemek yemek için Tarsus Şelale'ye gittik. Yemek yedik, Adana'da biraz sokaklarda gezindik Duru'ya "miniş" aradık, dondurma yedik.

Pazar Gül Ablalarla kahvaltıya Mersin'e gittik. Sonra da biraz alışveriş merkezinde gezindik. Ben kızlarla kitapçıya girip Duru'ya, Defne'ye ve kendime kitap aldım. Duru'ya bornoz aldım. Bebeklikten beri kullandığım bornozları artık poposunda aşağısını kapatmaz olmuştu çünkü:)

Adana'ya dönerken Duru biraz halsizdi, hafif de ateşi vardı. Evde hemen kemik suyuna mercimek çorbası yaptım. O biraz uzandı yemekten sonra da banyo yaptırdım. Saat 21:30da da yattık.

Yattık ama ben Ankara saldırısının etkisinden çıkıp da uyuyamadım. Saat 01:10a kadar yatakta dönüp durdum. Kızın ateşini kontrol etmek için iyi bir bahane oldu gerçi. 01:10da tekrar bir ateş düşürücü verip uyumak için zorladım kendimi.

O kadar üzgünüm ki. O insanlar, kardeşlerim orada ölmüşken, anneleri hastane kapılarında yavrularını beklerken, çocuklarından haber alamayan bir sürü kişi varken benim hayatıma devam ediyor olmamın bir şükür sebebi olması o kadar ikiyüzlü hissettiriyor ki.

Ölen ben değilim, tanıdığım sevdiğim biri değil diye derin bir oh çekmek o kadar kötü ki.

Bu süreçte internetten nefret ettim açıkçası. İnstagramda siyah ekran paylaşmaktan da paylaşmamaktan da, bir şey yazmaktan da yazmamaktan da nefret ediyorum. Sokaklara çıkıp bağırmak isterken, nefretimi kusmak isterken hiç bir şey yokmuş gibi hazırlanıp işe gelmekten de nefret ediyorum.

Ama en çok  cemaatçilere sinir oluyorum. Bugün "susmayın, Suriye'de böyleydi, ay bakın bu yönetim ne kötü, ay tu kaka" diye bağıranlardan nefret ediyorum. Ulan bu ülkede konuşan, akıl fikir sahibi, demokratik bir tepki koyma ihtimali olan kim varsa  kim varsa sahte delillerle, yalancı tanıklarla hapse atan ben miydim? Düne kadar her şey harikaydı da şimdi neden kötü oldu? Ya sırf menfaatlerine dokunuyor diye upuzun eleştiri metinleri yayınlayan ikiyüzlü insanlardan tiksiniyorum.

Bir susun da acımızı yaşayalım.





1 yorum:

cadsiz dedi ki...

o kadar sahici ki.. ben burada evladımı sevip oynasirken orada birileri, hem de senin benim gibi birileri, ne acılar yaşıyor. doya doya yaşayamıyorum ki çocuklarımla birlikteyim diye vicdanım sızlıyor. adamlar hala menfaat hay huy peşinde inanamıyorum..

Hakkımda

Bir anne, bir baba ve bir de çocuk.Aşk dolu, neşeli ve eğlenceli bir hayat umuduyla..